merhaba. bu konu 2-3 senedir benim de kafamı epey kurcalıyor. yaşım 24, erkeğim.
ben açıkçası evliliğin toplumun geneli için gerekli/gereksiz şeklinde genelleştirilebileceğini düşünmüyorum. kimi bireyler için gerekli, kimileri için gereksiz olabilir. neticede, bir kişi ile -boşanma olmadığını varsayarsak- hayatın geri kalanını bir kişiyle önemli ölçüde paylaşmak, kimilerine cazip gelebildiği gibi kimilerine itici/korkutucu gelebilir.
genel olarak evliliğin çok basit bir kavrama indirgendiğini görüyorum. 'belli bir yaşa geldiysen evlenmek durumundasın' gibi genel bir algı var. hayatın geri kalanını veya birkaç senesini birlikte geçirilecek kişi ile paylaşırken, hele hele ortada bu kritere uygun bir sevgili yokken 'evlenmek' amaçlı birilerini bulmaya çalışmak çabasını çok tehlikeli buluyorum. uzunca bir süre aynı yatağı paylaşacağım kişiyle 'gelişigüzel, herhangi birini ararken denk gelmek' fikri hoşuma gitmiyor.
bu açıdan, evlenmeyi aslında şanslı bir popülasyonun elde ettiği bir ayrıcalık olarak görüyorum diyebilirim. aşkın, duyulan heyecanların bir ömrü olduğunu ve bu heyecanların, kalp atışlarının zamanla geçeceğini biliyorum. ancak bunlar geçtiğinde dahi, kendisiyle birlikte zaman geçirmekten çok hoşlanacağım bir hayat arkadaşı ile birlikte yaşamak fikri bana açıkçası oldukça sevimli görünüyor. ama bu, 'ne olursa olsun evlenmek zorundayım.' gibi bir düşünceyi elbette beraberinde getirmiyor. genel olarak; benimle tamamen kafa dengi bir kişi ile rastlaşmak, onunla birliktelik kurmak ve sonra evlenmeyi isterim. ancak, böyle bir durumun yaşanmaması gibi bir ihtimalin de olduğunu kanıksadım. bu anlamda, 28-30 yaşına gelmiş, sevgilisi olmayan birisi olursam, 'evlenmek' amaçlı olarak birisini arayacağımı düşünmüyorum.
içgüdülerimin etkisinden midir bilinmez, çocuğun da yer aldığı ve tarafların birbirlerinin hayatlarını zorlaştırmayıp, aksine güzelleştirdiği keyifli bir evliliğim olmasını isterim. bugün benim için nasıl ki aile bireylerimin önemi benim için çok yüksek bir seviyedeyse, benzer şekilde, kendisinin önemi benim için çok yüksek seviyede olacak bir kimse ile uzun vadeli bir birliktelik ve aile kurmak benim için keyifli olur diye düşünüyorum.
evlilikle ilgili kaygıların önemli ölçüde, insanların birbirlerini kısıtlama hastalığından kaynaklandığını düşünüyorum. neticede bireyler sırf evliler diye, birbirleri üzerinde kısıtlama yapma haklarına sahip değiller.
insan doğasının tek eşli mi çok eşli mi olduğu sorusu zaman zaman kafa kurcalatabiliyor. muhtemelen doğamız tek eşli değil. ancak, kafa dengi bir kimse ile oluşturulacak birlikteliğin/evliliğin keyfinin, sık sık başka kimselerle birliktelik kurmanın getireceği hazdan baskın olacağını düşünüyorum.
bazen; her ikisi de 55-60 yaşına gelmiş turistleri el ele gezerken görüyorum ve içten içe, kendilerinin sahip olduğu gibi bir birlikteliğe sahip olmak isterdim, diye geçirmeden edemiyorum.
kafamı kurcalayan bir konu olmasından dolayı, görebileceğiniz gibi uzun bir cevap oldu. ben yazarken keyif aldım, dilerim siz de okurken (okursanız) keyif alırsınız.
0